Beyin küçülmesi özellikle hafıza bölgeleri olmak üzere beyin dokusunun hasara uğraması sonucu işlevini yitirmesi anlamına geliyor. Dışardan gelen zarara karşı veya oksijenlenme kan akımı azlığında en hassas bölgeler hafıza bölgeleri ciddi oranda etkilenebiliyor. İşlevini yitiren beyin dokusu kullanılmadığı için bir süre sonra küçülmeye başlıyor.
Beyin küçülmesinin sonuçları ne oluyor?
Beyin küçülmesi özellikle hafıza bölgesinde belirgin olduğu için kişilerde hafıza ve davranış sorunları görülüyor. Beyin sisi ve demans benzeri yakınmalar ön planda görülüyor.
- Birdenbire unutkan olmaya başladım, çok dikkatim dağılıyor, işe başlıyorum ama bitirmekte zorlanıyorum.
- Kafam o kadar dağınık ki, düşüncelerimi bir türlü açığa çıkaramıyorum.
- Karar vermede çok zorlanıyorum
- Evde eşyaları kaybetmeye başladım, bir şeyleri bir yerlere koyuyorum ama bulamıyorum
- Her şey rüya gibi geliyor
- Çoklu görevleri yapmakta zorlanıyorum
- Uyku sorunlarım başladı, uykuya dalamıyorum gece sık uyanıyorum
- Güne mutsuz başlıyorum, sabahları yorgun isteksiz kalkıyorum
- Gün içinde öfke nöbetlerim var, moralim sürekli dalgalı
- Çok yorgun ve halsiz hissediyorum
Hangi yetilerimizi kaybediyoruz? Beyin küçülünce hafızayı etkiliyor mu?
En sık hafızayı etkiliyor, bunun yanında davranış değişikliği ve uyku sorunlarına neden oluyor.
Kendimizi ifade etme yetimizi zorlaştırıyor mu?
Kendimizi ifade ederken kelime bulma becerimizi zorlaştırıyor. Konsantre olmamızı sohbet sırasında konuyu takip etmemizi zorlaştırıyor.
Kısa ve uzun vadeli sonuçları neler?
Uzun vadede beyin küçülmesinin Alzheimer hastalığı riskini artırıp artırmayacağı merak konusu ama bilişsel işlevlerde sorun yaşayacağımız ve bunun sıklığının artacağı net olarak söylemek mümkün.
Buna karşı yapılacak neler var? Beyin sağlığımızı nasıl koruyabiliriz?
- B1 Vitamini (Tiamin)
Tiamin olarak da bilinen B1 vitamini, beyindeki hücreleri hasara karşı korur. Öyle ki, B1 eksikliği olan kişiler bunama için daha fazla risk altındadır. B1, tiamin eksikliği beyindeki enerji santrali mitokondrilerdeki hasarın artmasına neden olur. Örneğin beriberi hastalığı, B1 vitamin eksikliğiyle ortaya çıkan bir rahatsızlıklıktır ve bu hastalığın yakınmaları hafıza kaybı, yürüyüşte zorluk, ellerde ve ayaklarda uyuşma veya karıncalanma, kas zayıflığı veya felç, zihin karışıklığı, konuşma zorluğu, ağrı ve kusmadır. Bu nedenle, Covid-19 hastalarında tiamin eksikliği, beynin hasara karşı korumasız kalmasına neden olur.
Öte yandan, tiamin eksikliğinin beyinde iltihaplanmayı arttırdığı ve anormal antikor yanıtlarına yol açtığı gösterildi. Yeni yayınlanan bir çalışma, Covid-19 ile mücadelede antikorlar ve daha da önemlisi T hücreleri gerektiğinden, tiamin eksikliğinin potansiyel olarak yetersiz antikor yanıtlarına ve ardından daha şiddetli belirtilere neden olabileceğini söyledi. Bu nedenle, yeterli tiamin seviyeleri, Covid-19 enfeksiyonu sırasında bağışıklık tepkilerini düzenlemeye ve beyin hücrelerine hasar veren sitokin fıtınalarını azaltmaya fayda sağlayacaktır.
B1 vitamini eksikliği, alkol kullanımı, çok fazla işlenmiş karbonhidrat ve şeker tüketimiyle oluşur. B1 vitamini takviyesinin önerilen günlük alım miktarı erkekler için 1.2 mg, kadınlar için 1.1 mg’dır. Zengin tiamin kaynakları arasında et, fındık ve baklagiller bulunur. B1’in uzun süreli kullanımında bilinen bir yan etki yoktur.
- Çinko
Çinkonun beyin için önemi artan araştırmalarla daha iyi anlaşılmaya başlandı. Öncelikle, çinko beynin öğrenme ve hafızadan sorumlu merkezi hipokampüste önemli bir role sahiptir. Çinko hipokampüste yüksek oranda yoğunlaşır ve uzamsal öğrenme ve hafızayı düzenler, BDNF üretiminde rol oynar ve sinirler arası iletişimi arttırır. Bir araştırmada, 4 hafta boyunca çinkodan zengin bir diyetle beslenen kişilerle, çinkodan fakir beslenen kişilerin sonuçları karşılaştırıldı. Çinko eksikliğinin bilişsel bozulmayı arttırdığı ve hipokampüs aktivitesini zayıflattığı görüldü. Ayrıca, çinkodan yetersiz beslenen kişilerde sinir hücre yenilenmesi ve sinir kılıfı onarımında da azalma görüldü. Covid-19’un hipokampüs bölgesinde neden olduğu stres ve hasar nedeniyle beyin sisi, hafıza kaybı ve unutkanlık gibi nörolojik şikayetler ortaya çıkar. Çinko takviyesi ile desteklenen kişiler, hipokampüslerini bilişsel düşüşten, hafıza bozukluklarından ve duygusal anormalliklerden koruyabilir.
Tavsiye edilen günlük çinko miktarı kadınlar için 8 mg, yetişkin erkekler için 11 mg’dir. COVID-19 hastaları ile yapılan klinik çalışmalarda kullanılan dozlar, günde iki kez maksimum 50 mg çinko alımıdır, ancak tavsiye edilen dozlardan daha yüksek miktarların baş ağrısı, kusma, iştah kaybı gibi birçok yan etkisi olabilir.
- DHA-EPA / Omega-3 Yağlı Asitler
Omega-3 bir çeşit çoklu doymamış yağ asididir. Yüksek omega-3 alımı, beyin sisini ve bilişsel düşüş riskini azaltır. Ayrıca, anti-inflamatuar özelliği sayesinde Covid-19’un neden olduğu iltihaplanmayı azaltır. Beyindeki başlıca omega-3, sinir hücrelerini çevreleyen zarlarda, özellikle hücrelerin birbirine bağlandığı mikroskopik kavşaklarda bulunan DHA’dır. Diğer ana omega-3 EPA, beyniniz ve zihinsel sağlığınız için iltihapla savaşır. DHA ve EPA, kan damarları için yararları, anti-enflamatuar etkileri ve sinir hücresi zarlarının desteklenmesi ve korunması yoluyla Covid-19’un beyne saldırılarına karşı etkilidir. Sitokin fırtınasında rol alan interlökin-6 ve interlökin-1ß, EPA ve DHA alımından etkilenebilir. DHA ve EPA’nın, anti-inflamatuar etkileri Covid-19’un beyne hasarını azaltabilir. Bu nedenle EPA ve DHA takviyesi kullanımı Covid-19 enfeksiyonunda hem destekleyici bir tedavi hem de bir önleme stratejisi olarak düşünülmelidir.
DHA ve EPA, birçok deniz ürünlerinde bulunur. Ancak, takviye olarak alınarak daha düzenli ve uygun miktarlarda alımı sağlanabilir. EPA ve DHA takviyelerinin günlük en az 250 en fazla 500 mg alınması önerilmektedir. Avrupa Gıda Otoritesi’ne göre yaklaşık 500 mg kadar kombine dozlarda uzun süreli tüketim güvenlidir. Balık yağı takviyelerinde EPA ve DHA seviyeleri farklı olabilir ama günde 1.000 ila 2.000 mg alınması önerilir. Ancak varfarin, klopidogrel veya aspirin gibi kan inceltici ilaçlar alan veya hemofilisi olan kişiler doktorlarına güvenli dozun ne olduğunu sormalıdır, çünkü kanama riskini artırabilirler.
- MCT Yağı
Orta zincirli trigliseritler (MCT’ler), belirli gıdalarda, takviyelerde ve tıbbi gıdalarda bulunabilir. Hindistan cevizi yağı yüzde 60 oranında MCT yağıyla doğal olarak oluşan en yüksek MCT yüzdesine sahiptir. Vücudumuz MCT yağını, beyin tarafından bir enerji kaynağı olarak kullanılabilecek ketonlara dönüştürür. Ketonlar beyin için alternatif bir enerji kaynağıdır, ancak oksijen birimi başına glikozdan daha fazla enerji sağlar. Ayrıca, daha az oksidatif strese ve daha az serbest radikal dolaşımına neden olur. Bu yönleriyle MCT’lerin beyin hücre fonksiyonunu iyileştirme ve bilişsel düşüşü azaltma potansiyeline sahiptir. Hindistan cevizi yağının iltihabı ve oksidatif stresi azaltarak nöronları koruduğu gösterilmiştir. Bu yönleriyle MCT yağını diyetinize eklemeli ve Covid-19’a karşı beyninizi daha sağlıklı bir yağ ile işlemelisiniz. Hindistan cevizi yağının etkilerini en üst düzeye çıkarmak için, saf hindistancevizi yağını denemelisiniz. Ek olarak, MCT’nin nöroprotektif keton etkisini, oruç tutarak ya da karbonhidrat alımınızı azaltarak da elde edebilirsiniz.
- Uyku
Uyku apnesi olan hastalarda hafıza şikayetleri ve bilişsel bozukluklar yaygındır. Unutkanlık için başvuran hastaların yüzde 8’inde uyku apnesi bildirilir. Uyku apnesi tedavi edilen hastalar, zamanla belirtilerin kaybolduğunu görür. Covid-19 ile enfekte olan hastalarda da uyku problemleri yaygındır. Muhtemelen, Covid-19 sonrası beyin dalgalarındaki değişimler ve beyin kimyasallarındaki dengesizlikler derin uykuyu olumsuz etkiler, kortizol/melatonin seviyelerini bozarak uyuma/ uyanma döngülerini bozar. Eğer uyku problemleriniz varsa, tedavi almak beyin sisini iyileştirebilir.
- MIND Diyeti
MIND diyeti, genel bilişsel ve zihinsel sağlığı artıran yeni bir diyettir. Büyük bir klinik çalışmanın bulguları, bu diyetin özellikle Alzheimer hastalığı açısından bilişsel ve zihinsel sağlık yararları için büyük umut vaat ettiğini göstermiştir. MIND diyeti, en sağlıklıları arasında sayılan iki diyetin, Akdeniz diyeti ve DASH diyetinin birleşimidir. Akdeniz diyeti, sebzeleri, meyveleri, kuruyemişleri, balıkları ve zeytinyağını; DASH diyeti ise tam tahılları, sebzeleri, meyveleri ve düşük sodyumu vurgular. Chicago’daki Rush Üniversitesi Tıp Merkezi’ndeki bir araştırma ekibi, her iki diyeti biraraya getirdiğinde, bu kombinasyonun Alzheimer riskini yüzde 53 oranında azalttığını bulmuştur. MIND diyeti, beyin sisi, unutkanlık, enerji düşüklüğü gibi belirtileri iyileştirdiği için Covid-19 beyin tutulumu karşısında güçlü bir savunma ve iyileşme gücü sağlayabilir. MIND diyeti, E ve C gibi beyni serbest radikal hasarından koruyan antioksidan vitaminler ve B6, B12 vitaminleri ve folik asit gibi beyin küçülmesini azaltan önemli bileşenlere sahiptir.