Demans, yalnızca hafıza kaybı ya da kafa karışıklığından ibaret bir hastalık değildir. En büyük zorluklardan biri, hastanın güven duygusunu kaybetmesidir.
Güven kaybolduğunda, kaygı, huzursuzluk ve korku gibi duygular öne çıkar. Bu noktada devreye giren en güçlü tedavi aracı ise hiçbir ilacın sağlayamayacağı bir şeydir sevgi ve şefkat.
Güven duygusu neden bu kadar önemli?
Demanslı bir birey için güven, adeta dünyaya bağlanma ipidir. Sevgi ve güven ortamında beyinde oksitosin ve serotonin gibi mutluluk hormonları salgılanır. Bu hormonlar, stres hormonu kortizolü dengeler. Sonuç: Kaygı azalır, huzur artar, öfke ve saldırgan davranışlar hafifler. Kısacası güven duygusu, demanslı birey için doğal ve yan etkisiz bir ilaç gibidir.
Sevgi ve şefkatin beyne etkileri
Sevgi dolu bir yaklaşımın demanslı bireyin beyninde yarattığı etkiler bilimsel olarak da kanıtlanmıştır.
- Stresi azaltır:Yumuşak bir ses tonu, sakin bir yaklaşım gerginliği düşürür.
- Duyguyu güçlendirir:Hasta isimleri unutabilir ama hissettiği sevgiyi ve güveni unutmadan yaşar.
- Agresyonu hafifletir:Bir elin dokunuşu ya da sarılmak öfke ataklarını azaltır.
- İşbirliğini kolaylaştırır:Güven ortamında hasta günlük bakıma ve tedaviye daha kolay uyum sağlar.
Hasta yakınlarına pratik öneriler
Demanslı bireylerle iletişimde en etkili ilaç, aslında sizsiniz. İşte güven duygusunu pekiştiren basit ama güçlü yöntemler:
- Sakin bir ses tonu kullanın.Yavaş ve anlaşılır konuşun.
- Göz teması kurun.Bu, güveni güçlendirir.
- Kısa ve net cümleler kurun.Karmaşık ifadeler kafa karışıklığını artırır.
- Rutin oluşturun.Düzenli yemek ve uyku saatleri hastaya güven verir.
- Sabırlı olun.Unutkanlığın kişiden değil, hastalıktan kaynaklandığını unutmayın.
- Fiziksel temas kurun.Elini tutmak, saçını okşamak ya da sarılmak büyük bir huzur sağlar.
Demans tedavisinde ilaçların etkisi sınırlıdır. Ancak sevgi, güven ve şefkat hem hastanın hem de yakınlarının yaşam kalitesini yükseltir. Demans belleği silebilir ama sevgi duygusunu asla silemez.
