Birçoğumuz kalbimizi ve beynimizi ayrı dünyalar gibi görürüz. Kalbimiz vücudumuza kan pompalar, beynimiz ise düşünür, hatırlar, öğrenir. Ama bu iki organ, bir orkestranın uyumlu enstrümanları gibi birbirine bağlıdır. Peki ya kalp krizi, beynimizi nasıl etkiler? Kalp krizi geçirenlerde Alzheimer riski neden daha yüksek?
Kalp krizi, kalbe kan taşıyan damarların tıkanması sonucu kalp kasının oksijensiz kalmasıdır. Bu, yalnızca kalp sağlığını değil, beynin uzun vadeli işlevselliğini de etkiler. Kalp krizi geçirenlerde, Alzheimer ve diğer demans türlerinin görülme sıklığının arttığını gösteren çok sayıda çalışma var. Kalbin kan pompalama kapasitesi düştüğünde, beynin ihtiyacı olan oksijen ve besin miktarı da azalır. Bu durum, sinir hücrelerinin işlevlerini yerine getirmesini zorlaştırır. Ayrıca, kalp sağlığını tehdit eden faktörlerin çoğu, beyin sağlığını da etkiler. Kalp krizi sonrası, beynimize giden kan akışında azalma olur. Bu durum, beynin oksijenlenmesini bozarak sinir hücrelerini savunmasız bırakır. Beyindeki kan dolaşımının azalması, özellikle hafıza merkezi olan hipokampüs bölgesini etkiler. Yetersiz oksijen, sinir hücrelerinin enerji üretimini azaltır ve bu da bilişsel işlevlerde yavaşlamaya yol açar. Beyindeki oksijen eksikliği, Alzheimer riskini artıran yapısal değişikliklere neden olabilir.
Kalp krizi geçirenlerde, vücutta yaygın bir enflamasyon süreci başlar. Bu, yalnızca kalp damarlarını değil, aynı zamanda beyin dokusunu da etkiler. Enflamasyon, beyindeki sinir hücrelerini koruyan mikroglia adı verilen bağışıklık hücrelerini aşırı aktif hale getirir. Mikroglia, aşırı aktif olduğunda sağlıklı sinir hücrelerine zarar verir ve Alzheimer ile ilişkilendirilen plakların birikimini hızlandırır.
Kalp krizi geçirenlerin büyük bir kısmında, ateroskleroz adı verilen damar sertliği görülür. Bu durum, beyne giden kan damarlarını da etkiler. Beyindeki damarlar daraldığında, sinir hücreleri yeterince beslenemez ve zarar görür. Ayrıca, ateroskleroz süreci, Alzheimer hastalığına yol açan beta-amiloid plaklarının birikimini tetikleyebilir.
Kalp krizi geçiren bir kişinin beyin sağlığı da risk altındadır. Kan akışının azalması, kronik iltihaplanma ve damar sertliği gibi faktörler, Alzheimer riskini artırır. Ancak iyi haber şu: Kalbinize iyi bakmak, beyniniz için de büyük bir yatırım demektir. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve stres yönetimi, hem kalbinizi hem de beyninizi koruyabilir. Unutmayın, bu iki organ ayrı çalışmıyor; biri diğerine daima destek oluyor. Bu yüzden, yaşam tarzınızdaki her sağlıklı adım, sizi hem kalp krizi hem de Alzheimer riskinden uzaklaştırabilir.