Beyin sisini önleyen ve enerjiyi artıran en iyi yol

Beyniniz çalışmazsa vücudunuz da çalışamaz. Kendinizi berbat hissedersiniz, hiçbir şey yapmak istemezsiniz. Beyin sisi insanları zaman zaman etkilese de bir grup insan var ki sürekli beyin sisinden yakınır. Beyin sisinden kurtulmanın en önemli yolu beyninizin neye ihtiyacı olduğunu anlamaktır. Her kişinin beyninin ihtiyacı farklıdır.

Beyin sisi nedir?

Beyin sisi aslında genel bir tanımlamadır ve enerji düşüklüğü, odaklanma sorunu, halsizlik yakınmaları ile seyreder. Bu yakınmalarla doktora gittiğinizde bir sürü test yapılır, ancak tıbbi bir tanımlama koyulamaz. Ve maalesef tedavi olarak da pek bir şey önerilmez.

Peki bunun için kendimiz neler yapabiliriz? Bu soruya yanıt vermek için önce beyin ne iş yapar onu anlayalım. Beyin bilgi üretir, bu 5 duyu organımızla olur. Bu bilgileri oluşturabilmek için de çeşitli yöntemler kullanır bunların başında elektrik dalgaları gelir. Molekülleri ve hormonları da kullanarak bilgileri oluşturur. Vücudunuz bilgi üretirken elektromanyetik sistemi de kullanır.

Beyin neye ihtiyaç duyar

Beyin, ilk olarak enerjiye ihtiyaç duyar. Enerji kaliteli değilse beyin bazen iyi bazen kötü çalışır. Enerji elde etmek için beynin iyi besine ihtiyacı var, kalori elde etmeli oksijene ihtiyacı olmalı. Yakıt, oksijen ve besin varsa enerji üretilir enerji adı ATP’dir. Sürekli ATP üretilmelidir.

Bir diğer beynin ihtiyacı olan uyarılmadır. Kullan ya da kaybet mantığı, uyarı yoksa hücreler kendini yenilemek için bir sebep bulamaz. Uyarılma olmazsa enerji kaybı olur. İnflamasyon olur ve sinyal iletimi bozulur.

Fazla antioksidan ihtiyacı

Çok daha fazla antioksidana ihtiyacımız var. Antioksidanlar besinin aşırı kullanılmasını engeller ve dengeli enerji elde etmemizi sağlarlar. Erken yaşlanmayı önlerler. Ancak antioksidan ilaçlar tabletler almak yerine doğal besinlerden temin etmeye çalışın.

Anemi yani kansızlık beyin için önemli, kaliteli kırmızı kan hücreniz yoksa beyne oksijeni taşıyamaz iyi enerji elde edemezsiniz. Burada sigara önemli, sigara içerseniz yüzde 20 aneminiz olur.

Diğer sorun dehidratasyon da beyin sisinin sebebidir. Beyninizin yüzde 80 sudan oluşuyor.

İnsülin direnci ile baş etmek

İnsülin direnci ile baş etmek bir diğer sorun. İnsülin glukozu hücre içine enerji üretmek için gönderir ama insülin direnci varsa bunu yapamıyor. İnsülin direnciniz varsa beyinde de insülin direnci vardır ve yeterince enerji üretemez. Demans da şu an birçok çalışmada tip 3 diyabet olarak adlandırılıyor. Sürekli karbonhidrat beslenirseniz kan şekeri dengesizleşir bir düşer bir yükselir bu da sizi strese sokar.

Kronik stres yıkıcıdır

Streste olduğumuzda beyin kurtulma moduna geçer, bu da beynin ön frontal alanı dediğimiz muhakeme yeteneği, yaratıcılık ve mantıklı düşünmeyi sağlayan alanda kan akımı azalır çünkü kan beyin sapı dediğimiz bizi yaşamda tutan ve bulunduğumuz stres ortamından uzaklaştıracak ani önlemler almamızı sağlayan alana iletilir. Bu açıdan çok stresli kişiler sağlıklı düşünemez, mantıklı düşünme bölgeleri olan frontal alan beslenemez. Beyin sapına kan gelir ve otomatik olarak yaşamda kalma refleksleri devreye girer. Ve dikkatimizi odaklanmamızı kaybederiz.

Egzersiz eksikliği de önemli

Kullan ya da kaybet mantığı ile beyin hücreleri kaybedilebilir. Bu nedenle beyin hücrelerini canlandırmak için en önemli basamaklardan biri egzersiz yapmaktır. Frontal bölgeyi enerji üretemez isek çalışamaz. Motive olamaz. İstemeseniz de egzersiz yapmalısınız.

İnflamasyon da bir diğer sebeptir. Viral ya da bakteriyel enfeksiyonlar, besin alerjileri, sızıntılı bağırsak hepsi inflamasyon nedenidir.

Beyin sinyallerimiz azalırsa yine beyin sisi olur. Burada elektriksel uyarı teknikleri çok etkili uyarı sağlıyorlar. Transcranyal derin Stimulasyon kullanılabilir. Yine cep telefonları kablosuz cihazlar veya diğer uyarıcılar gibi elektromanyetik sinyallerden uzak durmak gerekiyor.

Randevu Alın

    Formu doldurun, sizi arayalım

    Bu yazıyı paylaş

    Randevu Al Hemen Ara
    WhatsApp'tan bize yazın
    BENZER YAZILAR