Sabah bir fincan kahveyle güne başlamak güzel bir rutin olabilir. Öğle aralarında içilen demli bir çay, keyif ve sohbetin tamamlayıcısıdır. Peki, gün boyu çay ve kahve içiyorsanız vücudunuzun su ihtiyacını gerçekten karşılıyor musunuz? “ben bol bol çay içiyorum, kahve de eksik olmuyor, su içmesem de olur” diyorsanız, büyük bir yanılgının içindesiniz. Çay ve kahve, suyun yerini tutmaz. Hatta aşırı tüketildiğinde vücudu susuz bile bırakabilir.
Kafein ve vücuttaki su dengesi
Çay ve kahve, içerdikleri kafein nedeniyle diüretik etki gösterir. Yani vücuttan su atılmasını hızlandırır. Bir bardak çay veya kahve içtiğinizde, vücut bir süre sonra bunu idrarla dışarı atmaya çalışır. Bu, suyun doğrudan kaybı anlamına gelir. Özellikle kahve, su yerine içildiğinde vücudu nemlendirmek yerine susuz bırakabilir.
Birçok kişi, çayın veya kahvenin vücudu yeterince hidrasyon sağlayacağını düşünse de kafeinin böbrekler üzerindeki etkisi nedeniyle bu içecekler tam tersine su kaybına yol açabilir. Kısacası, çay ve kahve tüketirken su içmeyi ihmal ederseniz, farkında olmadan hafif dehidrasyon yaşayabilirsiniz.
Susuz kalan vücut ne yaşar?
Eğer çay ve kahve ile su içtiğinizi sanıyorsanız ve gün boyu yeterince su tüketmiyorsanız, vücutta bir dizi olumsuz durum ortaya çıkabilir.
- Beyin sisi ve konsantrasyon problemleri: beynin %75’i sudan oluşur. Su eksikliği yaşandığında, beyin hücreleri gerektiği gibi çalışamaz, dikkat dağılır ve hafıza zayıflar. Gün içinde kendinizi sürekli yorgun ve odaklanamaz halde buluyorsanız, belki de sebebi yeterince su içmemenizdir.
- Bağırsak problemleri: yeterli su tüketilmediğinde bağırsaklar yavaş çalışmaya başlar, kabızlık ve sindirim problemleri artar. Çay ve kahvenin bağırsak hareketlerini hızlandırdığı düşünülse de, yeterince su olmadan bu etki sürdürülebilir değildir.
- Cilt kuruluğu ve yaşlanma belirtileri: vücutta yeterli su olmadığında cilt kurur, kırışıklıklar daha belirgin hale gelir ve cilt elastikiyetini kaybeder. Kahve ve çayın fazla tüketimi cildi daha da kurutabilir, bu da erken yaşlanmaya zemin hazırlar.
- Böbrek sağlığı üzerindeki etkiler: çok fazla çay ve kahve tüketmek, böbrekler üzerinde ekstra yük oluşturur. Vücut, fazla kafeini atmak için daha çok çalışmak zorunda kalır. Yeterince su içilmezse, böbreklerin süzme kapasitesi zorlanabilir ve uzun vadede böbrek taşlarına neden olabilir.
Peki, çay ve kahve hiç mi içmeyelim?
Tabii ki çay ve kahve tamamen zararlı değildir. Aksine, ölçülü tüketildiğinde antioksidan içerikleri sayesinde birçok fayda sağlayabilirler. Ancak sorun, bunları su yerine tüketmek ve su içmeyi ihmal etmektir. Günde 2-3 fincandan fazla kahve içmek yerine su içmeye ağırlık vermek gerekir. Çay tüketiyorsanız şekersiz ve açık tercih etmek, fazla kafein alımını azaltabilir. Çay ve kahve tükettiğiniz her seferde yanında bir bardak su içmek dengeyi korumanıza yardımcı olabilir.
Su içmek, vücut için en temel ihtiyaçlardan biridir ve hiçbir içecek onun yerini tutamaz. Günlük su ihtiyacı kişiden kişiye değişse de ortalama 2-3 litre su tüketmek gerekir. Eğer gün içinde çok fazla çay ve kahve içiyorsanız, fazladan su içerek bu kaybı telafi etmelisiniz.
- Sabah uyandığınızda ilk iş olarak bir bardak su içmek, gece boyunca kaybedilen sıvıyı yerine koymaya yardımcı olur.
- Gün boyunca yanınızda bir su şişesi taşımak, su içme alışkanlığını artırabilir.
- Çay ve kahve içtiğiniz zaman, her bir bardak için ekstra bir bardak su içerek su kaybını dengelemek iyi bir fikirdir.
- Su içmeyi daha keyifli hale getirmek için limon, nane veya birkaç meyve dilimi ekleyerek aroma katabilirsiniz.